Eleanor Roosevelt

Ünlü şahsiyetlerin hayat hikayeleri
Cevapla
Kullanıcı avatarı
Siyabend
Belawela Muhtarı
Belawela Muhtarı
Mesajlar:19658
Kayıt:15 Eki 2006 12:05
Ruh Hali:Mutlu
Cinsiyet:Erkek
Burç:Kova
Takım:Galatasaray
Eleanor Roosevelt

Mesaj gönderen Siyabend » 11 Eki 2008 13:58

11 Ekim 1884 Tarihinde New York City'de dogan bayan Roosevelt, eski amerikan baskanlarindan Theodore Roosevelt'in yegeniydi.. Alkolik bir baba ile guzel bir yuze sahip olmadigi icin kendisinden cokta hosnut olmayan bir anneye sahip olmasindan kaynaklanan nedenlerle utangaclik ve guvensizlik hisleri ile buyudu.

Ancak bu aile yasami onu olgunlastirmisti. ingiltere'de egitim gorurken zekasi ve ogrenme yetenegi ile dikkat cekiyordu. olgun ancak cekik kisiligi ile birlesen entellektuelli kisiliginin onemli bir ozelligi idi.

1905 senesinde uzaktan akrabasi olan franklin delano roosevelt (aka: fdr) ile evlendi. bu evlilik baglandigi bir isten kendisini ali koyacakti. o yillari sonradan soyle tarif etmisti: "tam 10 sene boyunca, bir bebek sahibi olmaktan bir digerine sahip olmaya kostum.. dolayisiyla yapacagim isler sinirlandirilmisti."

Franklin d. roosevelt ile evliliklerinin 13. senesinde eleanor roosevelt kendisi icin buyuk bir aciyla karsilasti. sevgili ve yakisikli kocasi, 6 cocugunun babasi, gelecegi parlak franklin'i kendisini bir baska kadinla -lucy mercer- ile aldatmisti. franklin d. roosevelt'in ask mektuplari ortaya cikarken, eleanor roosevelt'te donusu olmayan bir yola giriyordu, bir birey olma yoluna..
"o zamana kadar kurdugum dunya yikilmisti" diyecekti sonradan "kendimle, hislerimle ve kendi dunyamla ilk kez durust olarak karsilastim."
bosanma fikri evliliklerinin ustunde sallansa da eleanor roosevelt, kocasini -sevgili esini- affetti. franklin d. roosevelt, lucy mercer ile bir daha asla beraber olmayacagina ve gorusmeyecegine soz vermisti. eleanor roosevelt'i vazgecemeyecegi kadar cok seviyordu..
eleanor roosevelt evliliklerini surdurme karari aldi..

Ancak bu olay eski eleanor roosevelt'i oldurdu. "yeni bir dunya kuracakti ve kendisi o dunyanin icinde yer alacakti.".

Butun enerjisini reformist organizasyonlara, cocuk iscileri ortadan kaldirmak icin calisan feminist kuruluslara ve diger sivil toplum orgutlerine verdi. bu arada kendisinde yeni yeteneklerde kesfediyordu -hitabet, sorunlari analiz etme ve orgutculuk gibi- , dernekler kuruyor, hayir islerine kendisini adiyordu..

1921 yilinda, baskan yardimcisi olarak girdigi baskanlik seciminde cumhuriyetcilere baskanligi kaybetmesinden yalnizca bir sene sonra, franklin d. roosevelt cocuk felci gecirdiginde, parlak siyasi kariyeri de bir donum noktasina girdi. franklin d. roosevelt, demokrat parti'nin bu altin cocugu, siyaseti birakma karari almisti..

Ancak eleanor, franklin'ini bu kadar kolay ortada birakamazdi. onu once ayakta tutmaya calisti, yilginliklari ile savasti.
ve sonra onu siyasete donmeye ikna etti.
artik eleanor roosevelt, franklin'in "gozu ve kulagi" idi..

Muhtesem bir takim olusturdular. daha neseli, daha heyecanli, daha moralli ancak daha sabirsiz eleanor roosevelt, franklin d. roosevelt'in ongorusunu, dirayetliligini, zamanlama kabiliyetini ve siyasi yeteneklerini tam olarak kullanmasini sagliyor, ona heyecan ve moral veriyor, guclendiriyordu..
beraber, amerikan halkinin sosyal ve politik yapisini degistirmek icin yola koyuldular.

1933 yilinda, franklin d. roosevelt amerikan baskanlik koltuguna oturdugunda, eleanor roosevelt'te time dergisine ilk kez kapak oluyordu.. 20 kasim 1933 tarihli time dergisi yesil bir elbise icinde sakince bakan eleanor'u "first lady" olarak kapagina almisti.
ileride "yalniz amerika'nin degil ama tum dunya'nin first lady'si" diye kendisini selamlayacaklardi.

Eleanor roosevelt, amerika'yi bir bastan bir basa gezmeye basladi. gezerken toplumsal sorunlari analiz ediyor, halkini daha iyi taniyor ve ozellikle -kendisini adadigi- insan haklari konusundaki eksiklikleri gozlemliyordu.
franklin d. roosevelt'in kendisini guney eyaletlerinde rangerliga verip amerikan ruhunu anlamaya calismasi gibi bir deneyim yasiyordu simdi eleanor roosevelt. halkiyla birlesiyordu.

Bu, f. d. roosevelt'e ve yonetimine buyuk faydalar saglayacakti.

New deal projesi ortaya ciktiginda, amerika'yi gezen, irklar arasi ayrimciliga karsi cikan ve insani esitlikleri savunan eleanor'un da efsanesi halk arasinda artik yurumeye baslamisti. new deal sirasinda kadinlara, yerlilere, cocuklara ve yoksullara yardim kampanyalari organize ediyor, hayir islerine enerjisinin buyuk bolumunu veriyordu.. amerikan halki ise first lady'sine asik olma yolunda ilerliyordu..

1938 yilinda ayrimciliga karsi savasini iyice alevlendirmisti. alabama'da duzenlenen bir toplantida zencilerden ayrik olarak beyazlara ayrilmis sirada oturmayi reddederken, ikinci dunya savasina amerika birlesik devletleri girdikten sonra soyle aciklayacagi dusuncelerini ortaya koyuyordu :"irkciliga karsi savasimizda, kendi ulkemizde irkcilik ve ayrimcilik surerken, basarili olamayiz." yalniz irklar arasi ayrimciliga karsi da degildi savasimi, cinse veya dine dayali ayrimciliga da bayrak acmisti. amerikan kadinlarini "eger ben simdi calisabilecek gucte olsaydim hemen calisirdim" diyerek yureklendiriyor, amerikan kadininin toplumsal yasam icinde daha etkin rol almasini istiyordu.. "cinse, dine veya irka dayali bir ayrimciligin yasanmadigi bir toplum" eleanor roosevelt'in gerceklestirmek icin calistigi hayali idi.

1945 senesinde, arkasinda ekonomik sorunlarini buyuk oranda cozmus, ikinci dunya savasinda zafere giden bir amerika birakarak, franklin d. roosevelt vefat etti. 12 sene suren parlak gunlerde boylelikle "sona ermisti".. eleanor roosevelt, asik oldugu ve cok sevdigi kocasinin arkasindan aglarken, artik sonup gidecegini dusunuyordu. gene de dirayetini kaybetmedi. truman, kendisine huzunle "sizin icin yapabilecegimiz bir sey var mi?" diye sorarken asil bir cevap veriyordu "asil benim sizin icin yapabilecegim bir sey var mi? cunku su an basi belada olan sizsiniz."

Franklin'inin olumunden sonra bir kez daha evine, new york city'e dondu.. evine girerken "hayatim boyunca tek bir sey ogrendim, eve donmenin ne kadar guzel oldugunu" diyor, kendisine soru soran gazetecilere "artik hikaye bitti" diye cevap veriyordu...

Ancak yanildi. amerika first lady'sini bu kadar kolay birakmayacakti...

Yeni amerikan baskani harry s. truman kendisini birlesmis milletler temsilciligine atadi.
1946-51 doneminde birlesmis milletler insan haklari komisyonu baskani olarak insan haklari evrensel bildirgesi'nin hazirlanmasinda buyuk oranda rol aldi. butun hayatinin idealleri o belgeye giriyordu: "butun insanlar hur, onur ve haklar bakimindan esit dogar." "herkes irk, din, dil, cins ..... farki gozetmeksizin bu beyannamede bulunan haklardan istifade edebilir."
ugrunda calistigi hersey, simdi insanlik ailesi tarafindan onaylaniyor ve kabul ediliyordu.. eleanor roosevelt artik dunyanin first ladysi idi..

1961 yilina kadar fasilalarla birlesmis milletler'de ki gorevini surduren eleanor roosevelt, 1962 yilinda new york city'de -dogdugu sehirde- hayata gozlerini yumdu.. "onunla bulusmaya hazirim." demisti kocasini kastederek..

Hayati boyunca kocasina sadik kalmis asik bir kadindi. franklin'ini desteklerken, hayallerini ve ruyalarini da onunla paylasti... daha otesinde franklin d. roosevelt'in vizyonunu bicimlendirdi.
idealleri ve istekleriyle tum insanlik ailesinin ruyalarina tercuman oldu, insan haklari kavramini ve insan olma bilincini tum dunya'ya asilamak icin ugrasti. ikinci dunya savasinda ortaya cikan toton bir vandalizmin dehsetini, insanligin sicak hasretleriyle yatistirdi...
bir insan olarak her turlu saygiya deger olan ve bir ideal olarak ornek teskil eden bu kisi, bir kadin olarakta hayranlik uyandiricidir ve eminim her erkegin beraber olmayi hayal ettigi kadinin da emsalidir..
zira bir hayat ancak onun kadar guzel bir insanla beraber gecirilirse manidar olabilir..


Cevapla

“Biyografi” sayfasına dön