Biyoritimler

Burçların gizemli dünyası
Cevapla
Kullanıcı avatarı
Siyabend
Belawela Muhtarı
Belawela Muhtarı
Mesajlar:19658
Kayıt:15 Eki 2006 12:05
Ruh Hali:Mutlu
Cinsiyet:Erkek
Burç:Kova
Takım:Galatasaray
Biyoritimler

Mesaj gönderen Siyabend » 23 Şub 2008 22:26

Doğduğumuz günden itibaren, bedenimizin en küçük hücresinde, organik yapımızda, davranışlarımızda ve çevremizde, sürekli olarak devreler ve ritimler halinde seyreden bir faaliyet söz konusudur. Öyle ki, bu devre ve ritimler, bir süreklilik içerisinde, kesinlikle son bulmayan bir tekrarlama halindedirler.

İnsan bedeni, bu değişimler silsilesine öylesine ayarlanmıştır ki, biz bunları kendiliğinden kabul ederiz ve süregelen bu değişimlerin, devresel bir fenomen olmalarını dikkate almama eğilimi gösteririz. Akciğerler ve solunum, böbrekler ve bilinen işlevleri, kalp ve nabız, gündüz ve gece, ilkbahar ve yaz, sonbahar ve kış. Bazılarını kabul ederiz, bazılarını ise henüz bilemeyiz bile.

Bedensel ritimlerimiz içerisinde açıkça tanımlanmış olan üç devre vardır ki, bunlar davranış biçimlerimizi sebep-sonuç bağıntısının dışında etkilerler. Bu devreler süreklidir ve psikolojik değişikliklere sebep olurlar.

Bu devreler, topluca biyoritimler diye tanınırlar. Tek tek ele alacak olursak, birincisi, fiziksel devredir ve 23 gün sürelidir. İkincisi, duyarlılık ya da duygusal devredir ki, 28 günlük bir peryodikliğe sahiptir. Ve üçüncüsü, 33 günlük zihinsel devredir.

Bu üç devre, üç ayrı davranış alanındaki faaliyetleri idare eder. Bununla beraber, bu devrelerin söz konusu faaliyetler üzerinde doğrudan bir sebep-sonuç etkisi yoktur, fakat faaliyetler, her durumda o anın baskın çevre şartlarına tabidirler. Her bir ritim ile davranışımızdaki belirli faktörler arasında bir bağıntı olduğu bulunmuştur. Dahası, ritim kademesinin ya da fazının farkına varılması halinde, kişi bu duruma uygun olarak davranışını düzeltmek ya da ayarlamak fırsatına sahip olur. Açıktır ki, böyle bir tavırlanma ile büyük başarılar elde edilir.

Böylece bahsettiğimiz biyoritmik devrelerin, iyi ve kötü günlerimizi açıklayan güçlü bir cevap olduğu ortaya çıkmış olur. Ritim fazının (yani pozitif veya negatif devrelerden herhangi birinin) farkına varılması ve bunun zekice yorumlanarak değerlendirilmesi, yaşama karşı daha olumlu bir yaklaşım sağlayabilir ve çok kısa bir süre sonra, kendinizi çok daha iyi hissetmeye başlayabilirsiniz.

Hiç şüphesiz biyoritimler, belirli bir günde kesinlikle bir kazaya ugrayacağınızı, işinizden atılacağınızı ya da kumarda kazanacağınızı işaret etmez. Biyoritimler, belirli bir günde sizin potansiyel haldeki fiziki gücünüzü, duygusal hassasiyetinizi ya da zihinsel keskinliğinizi gösterir. Bu bilgiyle ne yapacağınız meselesi, hiç şüphesiz tüm biyoritim kavramının anahtarını oluşturur. Belli sınırlarda üç devrenin her birindeki güçlülüğünüz ya da sınırlılığınıza ilişkin olarak biyoritimlerin sağlamış oldugu bilgiyi kullanmakla elde edeceginiz fayda, tümüyle kişisel bir seçim meselesidir.

Her devre, doğduğunuz günden itibaren kendine has ritmine başlar ve öldüğünüz güne kadar sabit kalır. Muntazam olmasından dolayı, her bir fazı ya da kademesi -gelecekte, geçmişte ya da şimdiki anda olsun- herhangi bir gün için kolaylıkla hesaplanabilir. İhtiyaç duyulan yegane şey, doğum tarihinizdir.

Bazı kimselere göre, işte bu noktada biyoritimlerle astroloji arasında bir karşılaştırma doğmaktadır. Ancak, şimdiye kadar, şayet varsa, astrolojiyle biyoritimler arasında bir bağıntı keşfedilmemiştir. Kabul edilmeli ki, her ikisi de insanla ilişkilidir ve her ikisi de insana gitmesi gereken yol ya da alınması gereken tutum hakkında bilgi verebilir. Ancak astroloji, gök cisimlerinin hareket ve dizilişleriyle ilişkili terimler kullanarak daha özel ifadelerle tavsiyede bulunur. Oysa biyoritimler, sadece kişinin güçlülüğü ya da sınırlılığına ilişkin bilgiler verebilir. Biyoritimler, kendimizle ilgili kamaşık sorulara karşılık gelen cevapların tümünü içermez, ancak ilişki ve davranışlarımızdaki niçinlere, nasıllara aydınlatıcı bir anlayış getirebilir.

Pozitif devreler; gelişen, yükselen, ilerleyen bir dönemdir. Kendinden emin, atılgan, enerji ve canlılık dolu, en yüksek derecede bir zihinsel kavrayışa sahip olarak, birinci fazın ortalarına doğru ilerleyip güçlerinizin doruk noktasına erişene kadar, iyi bir performans gösterirsiniz. Yetenekleriniz yüksek düzeyde kalır ve sonra yavaş yavaş düşmeye başlar.

Bu ikinci dönem, sanki bir ameliyattan sonraki nekahat dönemindeki gibi, yeniden canlanma ve toparlanma dönemidir. Devrenin bu yarısı, gene ortadaki, en alt noktaya kadar iner ve sonra bir defa daha pozitif faza doğru düzgün şekilde yükselmeye başlar. Bu şekil, hayat boyunca sürekli olarak tekrar eder.

Neticede her üç ritimde, bir sıfır noktasından pozitif sahada tepe noktasına yükselir, o noktadan sonra tekrar düşmeye başlar; yatay ekseni kesip negatife inmeye devam eder, en negatif noktadan sonra gene yükselmeye başlar ve yatay ekseni kesip inmeye devam eder, en negatif noktadan sonra gene yükselmeye başlar ve yatay ekseni ikinci kez kestiğinde, bir başka devrenin başlangıcına varmış olur. Ve aynı şekil daima tekrarlanır.

FİZİKSEL DEVRE - POZİTİF DÖNEM

Bu ritim tümüyle fiziksel permormans ve yeteneklerle ilgilidir. Bu dönemde, kendinizi gayet iyi hissederek uyanmaya başlamanız gerek. Hiç değilse bu devrenin pozitif döneminde, kendinizi hafif bir yemek yemiş gibi hissetme şansınız daha fazladır. Ve normal kişisel alışkanlıklarınıza bağlı olarak yedikleriniz iyi olarak hazırlanacaktır.

Şayet bir büroda çalışıyorsanız, yerinde duramama gibi bir hal yaşarsınız ve masanın başında uzun süre oturup kalmak istemezsiniz; en ufak bir bahane ile yerinizden kalkıp dolaşırsınız.

Adeta kabınıza sığmaz bir durumdasınızdır. Elle yapılan bir işte çalışan bir kimse, kendisine düşen bütün görevi emniyetle yapacak ve şayet montaj bandında çalışıyorsa, bazen işini zamanından önce bitirdiği için sıkılacaktır. Bu dönemde fiziksel olarak aşırılığa kaçabileceğinizden, bu eğilim fiziksel olarak zarar görmenize ya da bir şekilde rahatsızlığa uğramanıza sebep olabilir.

FİZİKSEL DEVRE - NEGATİF DÖNEM

Bu dönemde her şey ters yüz olur. Yataktan kalkmak bir mücadeleyle olur, hele ayakta durmak daha da büyük bir mücadeledir. Kahvaltı bile yapamazsınız, bir lokma bile yiyecek halde değilsinizdir, belki zoraki bir bardak çay ya da kahve içebilirsiniz. Durağa ya da istasyona olan yolunuz size çok uzun gelir. Merdiven çıkmak yerine asansörü tercih edersiniz.

Büroya ya da herhangi bir yere varır varmaz, en yakın sandalyeye şükranla kendinizi bırakıverirsiniz, bundan sonra bütün istediğiniz ölü gibi kalmaktır. O günkü iş ne kadar hafif olursa olsun size ağır gelir. Bütün sabah sandalyenize yapışıp kalmanıza rağmen, öyle zamanda da dinlenmek istersiniz. Eve varır varmaz yapmak istediğiniz tek şey televizyonun karşısındaki bir koltuğa kendinizi bırakmaktır. Gece yatma vakti gelince, uyumak herzamankinden biraz daha zor gözükebilir, fakat bir defa uykuya, hem de derin bir uykuya dalıp ertesi gün uyandığınızda, kendinizi yeteri kadar uyumuş gibi hissetmeyebilirsiniz.

Normal güçlülüğünüzün düşük olduğu fiziksel olarak kritik olan bir günde, bir öğün unutulursa ya da ayak üstü geçiştirilirse, zihinsel faaliyetler de donuklaşır. Ani tepkilerin gerekli olduğu durumlarda, yarı değerinde bir karşılık verecek olursanız, bu hiç te iyi olmayan sonuçlar doğurabilir. Bedenin su ihtiyacı bellidir. Bunu dikkate almayan rejim yöntemleri uyku alışkanlıkları doğurur. Ve şayet fiziksel ritmin negatif döneminde bu konuya yeteri kadar dikkat etmezseniz, bedeninizi cezalandırmaktan da beter edebilirsiniz.

Mümkün olduğu kadar, özellikle kritik zamanlarda uygun bir tutum içinde bulunabilirseniz, bedeninizin gerektiği şekilde işlemesine yardımcı etmiş olursunuz. Muntazam yemek, biraz jimnastik ve biyoritim şekillerinize uygun bir çalışma programı yeteneklerinizi ve başarılarınızı arttırır. Potansiyelinizin düşük oldugunu bilmeniz, aksi durumda karşılaşacağınız gerilimi bir miktar zayıflatacak ve ortaya çıkacak sorunları azaltacaktır.

DUYGUSAL DEVRE - POZİTİF DÖNEM

Büyük ölçüde sinir sistemi tarafından yönetilen bu devrede ritmin birinci yarısında daha neşeli, uyumlu ve iyimser oluruz. Bu peryot tüm yaratıcı girişimler, gönül ilişkileri, arkadaşlık ve genel olarak her türlü işbirliği için çok uygundur. Bu dönemde koordinasyon ya da düzenleme de çok etkin rol oynar. Pozitif dönemin tepeye çıktığı noktada kişinin kendisini iyi hissedişi ve toplumsallığı iyice belirgenleşir. Bu nokta duygusal hassasiyet bakımından en üst permansın gösterildiği noktadır. Bununla beraber, bu mini-kritik noktada kendinizi hissediş halinizden dolayı kendine fazla güvenme ve aşırı şeyler yapma söz konusudur.

DUYGUSAL DEVRE - KRİTİK GÜN

Duygusal alanda herhangi bir stres yaratıldığı taktirde, kritik günde hemen her şey olabilir. Üç biyoritim devresi içerisinde, duygusal devre, hataya ve kazaya en meyilli olanıdır. Etrafınızda olup bitenler hakkında düşünceniz duygusal tepkilerle boyanmıştır. Güne gayet iyi başlıyabilirsiniz, ama en ufak şey sizi altüst eder; olup biteni iyice anlamadan hassas ve alıngan olursunuz.

Akşamı dışarıda geçirmeyi planlamış ve gün boyunca o saatin gelmesini dört gözle beklemiş olabilirsiniz, fakat eğer sizinle beraber gelecek kişi gecikir ya da herhangi bir konuda sizi eleştirirse, eleştiri ne kadar iyi niyetli olursa olsun, hemen aşırı tepki gösterirsiniz. Surat asabilirsiniz, gitmekten vazgeçebilirsiniz ya da gönülsüz yola çıkarsınız.

DUYGUSAL DEVRE - NEGATİF DÖNEM

Bu dönem negatif kademeye geçerken genel olarak işbirligine daha az meyilli olursunuz. Karamsar, ve depresif, hassas ve alıngan bir hale gelirsiniz. Dünyanın size bir yaşam borcu oldugunu ve herkesin size karşı oldugunu hissedersiniz. Bu haliniz daha çok beraber çalıştığınız kimseler ve sevdikleriniz tarafindan fark edilir. Negatif dönemin tam altına gelindiğinde her şey ve herkes sizin düşmanınızdır. Genel manzaranız bütünüyle negatiftir ve karamsarlığınız son haddine varmıştır.

ZİHİNSEL DEVRE - POZİTİF DÖNEM

Öğrenciler, bu dönem sırasında yarım saat içerisinde öğrendiklerinin, negatif kademe sırasında bütün gün içerisinde öğrendiklerinden muhtemelen daha fazla olduğunu görürler. Yaratıcı faaliyetler daha çabuk ilerler, fikirler akıp durur ve algılama en yüksek noktasındadır. Karşılıklı konuşma daha kolay ve canlıdır. Özellikle insanları etkilemeye çalışıyorsanız, istekler destek görebilir. Toplantı ve görüşmelerde üstün durumda olursunuz ve tüm potansiyelinizi başarılı bir şekilde sergilersiniz. Konsantrasyon gücünüz en yüksek seviyede olduğundan sınavlar için iyi bir zamandır olayları planlamak, farklı şartlarda mutad olarak gözden kaçan ayrıntılar hatırlanır ve gereği yerine getirilir.

Para sorunları hepimizi kuşatmıştır, fakat bu meseleyi çözmek gerekiyorsa tam zamanıdır. Bütçenizi toparlamak daha kolay gözükür; daha önce düşündüğünüz mümkün olan miktarlardan daha fazlasını tasarruf için ayırabileceğinizi görürsünüz. Bu, yeni bir işe başlamak için en iyi zamandır da.

ZİHİNSEL DEVRE - KRİTİK DÖNEM

Kritik bir günde zihin bulanır. Kafanızın içini durgun hissederek uyanabilirsiniz, gün ilerlerken kendinizi uygun şekilde ifade etmekte güçlük çekersiniz. Kritik bir gün önemli kararlar alınacak bir gün değildir. Karar ve sağduyu gücü zayıflar; hafıza oyun etmeye başlar.

ZİHİNSEL DEVRE - NEGATİF DÖNEM

Bu ritmin negatif kademesinde mental süreçler yavaşlar, algılama bulanıklaşır, konsantrasyon eksikliği söz konusudur ve en basit işler bile muazzam bir çaba gerektirir. Biyoritim devreleriyle ilgili olarak dikkate alınan yaygın inanca göre zihinsel ritimlerin ikinci yarısı olan negatif dönem, mümkün olduğu kadar işlerin yeniden gözden geçirilmesi için kullanılmalıdır. Daha önce elde edilmiş olan bilgilerin gözden geçirilmesi için, bu ideal bir zamandır.


Cevapla

“Astroloji” sayfasına dön