Kürt Fıkraları

Hayatımıza örnek alacağımız hikayeler
Cevapla
Kimim Ben
Binbaşı
Binbaşı
Mesajlar:1958
Kayıt:20 Eyl 2007 11:35
Ruh Hali:Mutlu
Cinsiyet:Erkek
Burç:Aslan
Takım:Galatasaray
Kürt Fıkraları

Mesaj gönderen Kimim Ben » 19 Mar 2009 15:29

Edebiyat ve sanatın ilgi alanı; insandır, insanlar arasındaki ilişkilerdir. Mizahçılar, insan ilişkilerini; abartarak, renklendirerek ve bazı fantaziler katarak, insanlara aktarırlar. Mizahi anlatım, insanları düşünmeye zorlar. Bunu yaparken de insanları güldürür. Düşünmenin ve gülmenin iç içe geçtiği bu sunuş biçimi, insanı daha çok etkiler ve insan belleğinde derin izler bırakır.
Kürt ve Türk halkları, yıllardır yan yana yaşıyorlar. Ezen ve ezilen ulus olmaları nedeniyle, oldukça karmaşık ve çok yönlü çelişkiler içinde yaşamaktadırlar. Bu durum, iki ulusun mizah edebiyatını da, derinden etkilemektedir.
Ortadoğu’nun iyice karıştığı, Türk ve İran ordularının Güney Kürdistan sınırlarına yığıldığı bu günlerde, fıkra anlatmanın sırası mı? diye düşünebilsiniz. Merak etmeyin, fıkralarımız siyasi içeriklidir. Kürtlerin, Türk rejimi ve yöneticileriyle ilgili olarak, yarattıkları bir kaç fıkrayı yazarak, sizleri hem düşündürmek ve hem de güldürmek istiyorum.





Komutanın verdiği emir üzerine, gün boyu süren takipten sonra Türk özel timi, dağ eteğinde bulunan su kaynağının başında dinlenmeye çekilmiş. Tim komutanı bir kayalığın üstüne oturmuş, askerler ise su almak için kaynağın yanına gitmişler.
Kürt Memo, kaynağın başında bir matara görmüş. Matarayı kaptığı ğibi, komutanın yanına koşmuş. Selam verdikten sonra, matarayı komutana uzatmış. Komutan matarayı nerden bulduğunu ve bunun kime ait olduğunu sormuş. Memo, “Komutanım ben bunu, su başında bulmuşem. Ema sızınkilere mi aittir, yoğusam bızımkilere mi, welle onu bilmiyem.” demiş.


Diyarbakır zindanlarındaki işkencelerin doruğa çıktığı günlerde, bir avukat Diyarbakır’a gitmiş. Hava alanında bir taksiye binmiş. Yolda şoförle sohbet etmeye başlamış:
- Cezaevindeki tutuklulara çok işkence yapıldığı söyleniyor, bu doğru mu?
- Kürtçülerle koministler devlete iftara atıyorlar. Burda işkence mişkence yoktur. Abê, sen polês misin yoksa subay mısen?
- İkisi de değilim. Ben avukatım.
- Buraya niçin geldin abê?
-İçerde yatan bazı insanları savunmaya geldim.
Bunu duyan şoför, arabayı kenara çekip, avukata anlatmaya başlamış.
-Dinime imanıma, işkence yapılıyi. İnsanlar sakat kalıyi, bazıları da ölüyi.
Avukat şaşırarak
- Hani sen demin böyle şeyler yok diyordun?
- Sen o laflarıma bakma abê, onlar benim resmi görüşümdi.



Türk genarali, köy meydanına topladığı köylülere, ülkenin bölünmez bütünlüğü üzerine nutuk attıktan sonra, yaşlı bir kadına dönüp sormuş “ hangi yılda ve nerede doğu?” Kadın genarale dönüp “Ez tirkî nizanım.” diyince, genaral “Niçin bu güne kadar bu kadına Türkçe öğretmediniz?” diye bağırmaya başlamış. Kadın yanındakilere sormuş, “Ev çi dibêje?” Söyleneni kendisine tercüme etmişler. Kadın büyük bir kızgınlıkla generale şöyle demiş. “Ez jinek cahil im. Rojek neçûme dibistanê. Ji bo vê sedemê ez tirkî hîn ne bûm. Te ewqas mektep xwandî ye, tu buyî zabit. Xwelîser, tu çima kurdî hîn ne bûyî?”



Bir sağlık ekibi, özel timin korumasında, korucu köyüne gelip, kadınlara spiral yerleştirmiş. Tüm kadınlar eve gelen kocalarına, başlarından geçen olayı anlatmışlar. Olayı duyan korucu, korucubaşının yanına koşturmuş. Olayı kendisine anlatmışlar. Yapılan bu işin nedenini anlamak için, aralarında saatlerce tartışmışlar. Neticede, devletin dağdakilere yardım eden korucuları tesbit etmek istediğine, bu nedenle kadınların rahmine mikrofon yerleleştirerek kendilerini dinlemeye aldığına kanaat getirmişler.
Bu tesbitten sonra da ne yapılması gerektiği üzerine tartışmaya başlamışlar ve sonuçta devletin projesini boşa çıkaracak nitelikte, karşı bir proje yapmışlar. Alınan karar gereğince, o günden sonra tüm evli erkekler gece yatağa girince, başlarını kadınlarının apış arasına uzatıp yüksek sesle “en büyük Türk başka büyük yok,Türkiye laiktir, laik kalacak. Askere uzanan eller kırılsın, Şehitler ölmez, vatan bölünmez.” diye slogan atmaya başlamışlar.


realkurd47
Binbaşı
Binbaşı
Mesajlar:1699
Kayıt:13 Oca 2008 09:53
Cinsiyet:Erkek
Burç:Başak
Takım:Galatasaray

Re: kürt fıkraları

Mesaj gönderen realkurd47 » 19 Mar 2009 15:47

2. we 3. üçüncü çok hoşuma gitti harikaydı... :artiii
Kullanıcı avatarı
Siyabend
Belawela Muhtarı
Belawela Muhtarı
Mesajlar:19658
Kayıt:15 Eki 2006 12:05
Ruh Hali:Mutlu
Cinsiyet:Erkek
Burç:Kova
Takım:Galatasaray

Re: Kürt Fıkraları

Mesaj gönderen Siyabend » 22 Tem 2009 14:00

Hayatın gerçekleri..
ayla2608
Üstteğmen
Üstteğmen
Mesajlar:435
Kayıt:26 Ara 2008 15:14
Ruh Hali:Mutlu
Cinsiyet:Kadın
Burç:Akrep
Takım:Galatasaray

Re: Kürt Fıkraları

Mesaj gönderen ayla2608 » 22 Tem 2009 18:45

Hepsi güzeldi paylaşım için tşklerr :disss
Heval
Yarbay
Yarbay
Mesajlar:3444
Kayıt:23 Eki 2006 08:59
Ruh Hali:Mutlu
Cinsiyet:Erkek
Burç:Terazi
Takım:Galatasaray

Re: Kürt Fıkraları

Mesaj gönderen Heval » 26 Tem 2009 12:00

eşek kadar general olmuş ama daha kürtçeyi öğrenememiş :girlsss
Newroz
Yönetici
Yönetici
Mesajlar:1097
Kayıt:06 Ara 2006 16:10
Ruh Hali:Huzurlu
Cinsiyet:Kadın

Re: Kürt Fıkraları

Mesaj gönderen Newroz » 24 Ağu 2009 21:28

:artiii harikasın
Cevapla

“Hikayeler” sayfasına dön