İsrail Türk Hava Sahasını Kullanacak!

[Siyabend]

Türk Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan Filistin için dünya vicdanına seslenirken, İsrail ile yeni bir anlaşma daha imzalandı. Bundan böyle Türkiye ile İsrail arasında birden fazla havayolu işletmesi uçuş yapabilecek. İsrail’in anlaşma ile havadaki istihbarat faaliyetlerini daha da arttırarak, gizli operasyonlar düzenleyebileceği öne sürülüyor.

İki ülke arasındaki anlaşma 28 Aralık 2009 tarihinde imzalandı. Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan sık sık Filistin için dünya vicdanına seslenirken, yine aynı dünyanın gözleri önünde İsrail ile ilişkilerini daha çok sıklaştırmaktan da vazgeçmedi. AKP iktidarı, Filistin sorununu için ne zaman “timsah gözyaşları” dökerse, hemen ardından İsrail ile yeni bir anlaşma gündeme geliyor. AKP hükümeti her ne kadar sık sık İsrail ile gerilim içerisinde olduğu görüntüsü verse de, yapılan askeri ve ekonomik anlaşmalar perde arkasında durumun farklı olduğuna işaret ediyor.

Aralık ayında yapılan son anlaşma ile iki ülke arasında birden fazla havayolunun uçması kararlaştırıldı. Fazla gündemleştirilmeyen bu önemli anlaşma yeni uçuş noktalarını içerdiği gibi frekans kısıtlamalarının kaldırılması ve çoklu tayin de öngörüyor. Sivil Havacılık Genel Müdürü Ali Arıduru başkanlığında imzalanan anlaşma çerçevesinde her iki ülkede belirlenen noktalara uçuş gerçekleştirmek için Türkiye ve İsrail birden fazla havayolu şirketini tayin edilebilecek. Ayrıca Türk havayolu işletmeleri İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya ve Dalaman’dan İsrail Tel Aviv, Hayfa ve Eilat’a uçuş yapabilecek. İsrailli havayolu işletmeleri ise İsrail’deki sözkonusu üç şehirden İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya ve Dalaman’a tarifeli sefer düzenleyebilecek.

KOD PAYLAŞIMI İÇİN HUKUKİ ZEMİN

Tarifeli sefer noktaları arasında frekans ve kapasite kısıtlamasının kaldırıldığı anlaşma ile yolcu ve kargo seferleri yapma kararı alan iki ülkenin sivil havacılık otoriteleri de havayolu şirketlerinin herhangi bir hava aracı tipine yönelik sınırlamaların da kaldırılmasını kararlaştırdı.

Bu anlaşmaya ile ayrıca Türk ve İsrailli taşıyıcıların birbirleri ile ve üçüncü ülke havayolu şirketleri ile kod paylaşım anlaşmaları yapabilmelerinin hukuki zemini de hazırlanmış oldu.

İki ülke arasında varılan anlaşmanın ardından Atlasjet, İsrail havayolları EL-AL ile İstanbul-Tel Aviv-İstanbul hattında karşılıklı seferler düzenlenmesi amacıyla ortak uçuş (code-share) anlaşması imzaladığını açıkladı. İki şirket arasındaki ortak uçuşların 1 Mart 2010 tarihinden itibaren başlaması öngörülüyor.

Başbakan Erdoğan İsrail ile Türkiye arasında yapılan anlaşmadan sadece birkaç hafta önce Aralık ayı içerisinde Mısırlı gazeteci Fehmi Huvaidi ile yaptığı söyleşide, Gazze’ye saldırıda Türk halkının duygularının “çok incitildiğini” belirterek, İsrail’in, İran’a keşif operasyonları amacıyla Türkiye’nin hava sahasını ihlal ettiği iddialarına sert yanıt vermişti. Erdoğan böyle bir durumda “deprem”e benzer bir tepki verileceğini savunmuştu. Erdoğan’ın sert uyarıları iktidara geldiğinden beri hep yeni askeri ve ekonomik anlaşmalarla sonuçlandı.

22 Aralık’ta The Jursalem Post (JP) gazetesi, Türkiye’nin İsrail’den 10 adet insansız hava aracı alımında devam kararı aldığını duyurmuştu.

İNSANLAR KAÇIRILABİLİR

Birkaç hafta daha gerilere gidildiğinde bu kez karşımıza Türkiye ile ABD arasında ilginç bir görüşme dikkat çekiyor. Kasım ayında Amerikan Federal Soruşturma Bürosu (FBI) Başkanı Robert Mueller, Türkiye’den liman ve havalimanlarını kullanan herkesin kişisel kimlik bilgilerini ‘biyometrik takip’ amacıyla toplayıp, ABD ile paylaşmasını istemişti. Türkiye’de bu talebe ret cevabı verildiği belirtilmişti. Ancak bir kuşku olarak zihinlerde kalmaya devam etti. İsrail ile hava ulaşımında yapılan anlaşma biyometrik paylaşımın da bir ön adımı olarak değerlendiriliyor. Zira iki ülke arasında bu yönlü resmi bir anlaşma olmamasına rağmen, bazı İranlıların Türkiye üzerinden hava yolu ile kaçırıldığı gündeme gelmişti. İsrailli şirketlerin yeni anlaşma havadaki istihbarat faaliyetlerini daha da arttırarak, operasyonlar düzenleyebileceği öne sürülüyor.

10 Aralık günü İran rejimi ABD ve İsrail tarafından “kaçırılan” veya “tutuklanan” 11 İranlının isimlerini yayınlamıştı. Bunlar arasında Türkiye’de kayıplara karışan eski Savunma Bakanı Yardımcısı Ali Rıza Askeri de bulunuyordu. Askeri, 7 Aralık 2006'da Suriye'den Türkiye'ye giriş yaptıktan 2 gün sonra kaybolmuştu.

ANF NEWS AGENCY