Deprem Sözlüğü

Cevapla
Kullanıcı avatarı
Siyabend
Belawela Muhtarı
Belawela Muhtarı
Mesajlar:19658
Kayıt:15 Eki 2006 12:05
Ruh Hali:Mutlu
Cinsiyet:Erkek
Burç:Kova
Takım:Galatasaray
Deprem Sözlüğü

Mesaj gönderen Siyabend » 16 Mar 2008 17:35

Artçı Deprem (Aftershock): Ana sarsıntıdan sonra Yerkabuğu'nda bozulan dengenin sağlanamsı için meydana gelen küçük deprem.

Aktif Sismik Kuşak (Seismic Belt): Uzunlamasına uzanan deprem kuşağı. Dünya depremlerinin %60'ı Pasifik Çevrimi Kuşağı'nda ortaya çıkar.

Asimistik (Aseismic): Sismik olmayan, depremle ilgisiz.

Büyük Deprem (Great Earhquake): Richter ölçeğinde 8 ve üstünde büyüklüğü olan deprem.

Büyüklük (Magnitude): Bir depremin kuvvetinin ya da ortaya çıkardığı gerilim enerjisinin sismografik gözlemlere dayanılarak ölçümü. 1935'te Charles Richter tarafından geliştirilen logaritmik bir ölçeği temel alır.

Cisim Dalgası (Body Wave): Dünya'nın içme özelliğine sahip olan sismik dalga. "P" ve "S" dalgaları cisim dalgalarıdır.

Çekirdek (Core): Dünya'nın en içteki katmanı, iç çekirdek katıdır ve 1300 kilometrelik bir yarı çapa sahiptir. Dünya'nın yarı çapı 6 bin 371 kilometredir. Dış çekirdek sıvıdır ve yaklaşık olarak 2 bin 300 kilometre kalınlığındadır. "S" dalgaları dış çekirdekten geçmez.

Deniz Dalgaları (Tsunami): Okyanus tabanında meydana gelen büyük çaplı hareketlenme sonucu ortaya çıkan dev deniz dalgaları.

Deprem (Earthquake): Yer'in, yüzeyin altındaki kayaların ani hareketi sonucunda silkinmesi.

Deprem Fırtınası (Earthquake Swarm): Sınırlı bir alanda ve sürede gerçekleşen, ana şoktan ayrı, bir dizi küçük deprem.

Elastik Dalga (Elastic Wave): Bir tür elastik deformasyon (etki eden güçler, ortadan kalktığında yok olan bir şekil değişikliği) sonucu ilerleyen dalga. Sismik dalgalar buna örnektir.

Episantır-Merkezüstü (Epicenter): Yerkabuğu içinde bulunan odak noktasının, Yeryüzü'ndeki iz düşümü.

Episantır Uzaklığı: Yeryüzü'ndeki bir noktadan episantıra olan uzaklık.

Fay 'Kırık' (Fault): Yerkabuğu ve üst mantoda, kaya tabakalarının, koptuğu ve kaynadığı yerdeki zayıf nokta. Başka bir deyişle, Yerkabuğu'ndaki deformasyon enerjisinin artması sonucu, kayaç kütlelelerinin, bir kırılma düzlemi boyunca yerlerinden kaymasıyla ortaya çıkan kırık faylar, depremler sonucunda ortaya çıkar. Depremlerde, daha önceden varolan faylar boyunca ortaya çıkar.

Faz (Phase): Farklı bir tür sismik dalganın gelişini belirleyen ve sismogramda görülen bir hareket ya da osilasyon.

İlk Varış (First Arrival): Bir kaynaktan gelen sismik dalgaya atfedilen ilk kayıtlı sinyal.

İzoseist (İsoseimal): Yeryüzü'nde deprem şiddetinin aynı olduğu noktaları birbirine bağlayan eğri.

Kırılma (Refract): Bükülme ya da yön değiştirme.

Kıtasal Kayma (Continental Drift): İlk kez Alfred Wegener tarafından öne sürülen ve Dünya kıtalarının başta tek bir parça olduğunu söyleyen kuram. Kara parçaları, buradan koparak, uzaklaştı ve kıtaları oluşturdu.

Büyük Deprem (Major Earthquake): Richter ölçeğinde büyüklüğü 7 ile 7.99 arasında olan deprem.

Merkezi Varış Açısı (Central Angle): Merkez üssü, yerin merkezi ve kayıt istasyonu arasındaki açı.

Mikro Deprem (Microearthquake): Richter ölçeğinde büyüklüğü 2 ya da daha düşük olan deprem.

Odak (Focus, Hypocenter): Depremin Yerkabuğu içinde başladığı ve enerjinin açığa çıktığı nokta.

Odak (Focus): Bir depremin ilk hareketinin ve elastik dalgalarının kaynağı olan yerin içindeki nokta.

Odak uzaklığı: Yeryüzü'ndeki bir noktadan, odağa olan uzaklık.

Öncü Deprem (Foreshock): Daha büyük bir depremden ya da ana şoktan birkaç saniye ya da birkaç hafta önce gelen ve büyük depremin kırılma alanının içinde ya da yakınında ortaya çıkan küçük titreme.

Periyod (Period): İki dalga tepesi arasındaki zaman.

Richter Ölçeği (Richter Scale): Bir depremin kuvvetini ölçmeye yarayan sistem. 1935'te Charles Richter tarafından geliştirilmiştir. Matematiksel formüllerden oluşur, fiziksel bir araç değildir.

Sismik (Seismic): Depremle ilgili olan.

Sismik Deniz Dalgası (Seismic Sea Wave): Denizaltı depremi sonucu ortaya çıkan tsunami.

Sismik Kaynak (Seismic Source): Deprem tehlikesi yaratabilecek bölgeler. Bu bölgeler, uygulamada nokta, çizgi ve alan biçiminde dönüştürülmüşlerdir.

Sismik Sabit (Seismic Contstrant): Deprem riskleriyle ilgili yapı kodlarında, bir binanın dayanması gereken hızlanma değeri.

Sismik Zon (Seismic Zone): Depremlerin olduğunun bilindiği bölge.

Sismograf (seismograph): Yer'in hareketlerini, özellikle de depremleri kaydeden cihaz.

Sismogram (Seismogram): Depremin bir sismograf tarafından kaydedilen, yazılı kaydı.

Sismolog (Seismologist): Deprem bilimci.

Sismometri (Seismometry): Depremle ilgili ölçümleri konu alan dal.

Şiddet (Intensity): Herhangi bir derinlikte olan bir depremin, Yeryüzü'nde hissedildiği bir noktadaki gücünün ölçüsü. Deprem şiddetini belirlemek için yapılan ve depremin insan, eşya, yapı ve yere yaptığı etkilerin derecesine dayanan ölçek.

Şiddet (Intensity). Belirli bir yerdeki depremin insanlar, yapılar ve toprak üzerindeki etkisinin ölçüsü. Şiddet yalnızca depremin büyüklüğüne değil merkez üssünden uzaklığına ve o yerin yapısına bağlıdır.

Teknonik (Tectonic): Yerkabuğu'nun biçim değiştirmesi sonucunda ortaya çıkan yapıya ilişkin. (Yapı:Kayaç kütlelerinin kıvrılma, kırılma gibi biçim değiştirme olayları sonucu birbirleriyle ilgili durumları)

Tekrarlama Aralığı (Recurrence Interval): Sismik olarak aktif bir bölgede depremler arasındaki ortama süre.

Yansıma (Reflect): Bir %n sekme.

Yırtılma Zonu (Repture Zone): Bir deprem sırasında faylanmanın meydana geldiği Yeryüzü alanı. Toplu iğne başından, yüzlerce kilometrelik bir alana kadar değişebilir.

Zemin İvmesi (Ground Acceleration): Zemin üzerindeki bir birim kütlenin üzerine deprem nedeniyle gelen kuvvetin ölçüsü olan zemin hareket parametresi. Deprem sırasında yapıyı etkileyen yanal yükler, zemin ivmesinin sonucu olarak ortaya çıktığından, yapı mühendisliğinde en yaygın kullanılan parametre, en büyük zemin ivmesidir.


Cevapla

“Doğa” sayfasına dön