BAŞARININ ANAHTARI SÜREKLİ EĞİTİM

Beğendiğiniz veya eleştirdiğiniz yazılar
Cevapla
alizeee
Teğmen
Teğmen
Mesajlar:167
Kayıt:15 Eki 2006 21:08
Ruh Hali:Mutlu
Takım:Galatasaray
BAŞARININ ANAHTARI SÜREKLİ EĞİTİM

Mesaj gönderen alizeee » 15 Eki 2006 23:24

Prof. Dr. Üstün Ergüder

Bilgili olmak, hızla değişen teknolojinin içinde olmak hem kurumları hem de bireylerin başarısı için son derece önemli bir unsur. Bilgiyi devamlı yenilemek ise hızlanarak değişen dünyaya ayak uydurabilmek için kritik öneme sahip. İnsanlar artık edindikleri mesleklerle yetinemiyorlar. Devamlı kulvar değiştirmek mecburiyetinde kalıyorlar. Kendi kulvarlarında kalanlar için de değişimi yakalamak vazgeçilmez bir zorunluluk...

Artık hiçbirimiz ben şu konuda eğitildim, böyle devam ederim demek lüksüne sahip değil. Gelişen teknoloji ömrümüzü uzatıyor ve iş piyasasında daha uzun kalıyoruz. Yeni yetişen nesiller yeni bilgilerle donanmış geliyor ve amiyane tabiri ile “arkadan bastırıyorlar.” Kendimizi hep yenilemeye mahkumuz. Şirketler ise çalışanlarını eğitmek, tekrar tekrar eğitmek mecburiyetinde.
Sürekli eğitim bütün dünyanın gündeminde. Hatta, o kadar ki üniversiteler bu alana atılsınlar mı atılmasınlar mı diye önemli bir tartışma da başlamış durumda. Konuya karşı olanlar sürekli eğitimin üniversitenin esas işlevlerinden uzaklaşmasına neden olacağını ve getirisi ne olursa olsun uzak durulması gerektiğini ileri sürüyorlar. Üniversiteler sürekli eğitime sahip çıksın diyenler ise azalan devlet sübvansiyonları çerçevesinde sürekli eğitimi gelir açısından bir can simidi olarak görüyorlar. Konuya daha kavramsal bakanlar ise sürekli eğitimin değişen bir dünyada üniversitenin işlevleri arasında olduğunu, üniversitenin esas (core functions) işlevlerini aksatmayacağını, hatta üniversiteleri meslek okuluna dönüşmekten kurtaracağını ve dolayısı ile esas işlevlerini günün şartlarına daha rahatlıkla uydurabileceklerini ileri sürüyorlar. Kendi görüşüm bu sonuncu görüşe yakın. Tartışmanın neresinde olursanız olun kesin olan üniversitelerin ve diğer eğitim kurumlarının kendilerini bu duruma adapte etmekte pek esnek olamadıkları. Bu nedenledir ki özel sektör sürekli eğitim konusunda üniversite dışı çözümler üretmeye bütün dünyada başladı.

Batı Avrupa ve ABD ile karşılaştırıldığında sürekli eğitim ülkemiz için belki daha da önemli bir konu. Üniversitelerimiz ve yüksek eğitim sistemimiz her ne pahasına olursa olsun kabil olduğu kadar fazla gencimize bir diploma (nasıl olursa olsun, hangi diploma olursa olsun) verebilmek amacı üzerine kurulmuş. Bu nedenle sistem az eğitilmiş, yanlış eğitilmiş, istemediği iş alanlarında bulunan birçok genç üretiyor. Bu durumda tekrar eğitim söz konusu olduğu için ortaya çok önemli bir talep ve piyasa çıkıyor. Bu boşluk ya yüksek eğitim sistemi tarafından doldurulacak veyahut ta özel sektör veya uluslararası uzaktan eğitim sistemi kendi çözümlerini üretecektir.




Cevapla

“Köşe Yazıları” sayfasına dön