İçimizdeki Katil ve Zorbayla Yüzleşmek

Beğendiğiniz veya eleştirdiğiniz yazılar
Cevapla
Kullanıcı avatarı
Siyabend
Belawela Muhtarı
Belawela Muhtarı
Mesajlar:19658
Kayıt:15 Eki 2006 12:05
Ruh Hali:Mutlu
Cinsiyet:Erkek
Burç:Kova
Takım:Galatasaray
İçimizdeki Katil ve Zorbayla Yüzleşmek

Mesaj gönderen Siyabend » 09 Oca 2009 11:39

Eskişehir’de Osman Gazi Kültür Derneği kapısına bir levha asmış. “Yahudiler ve Ermeniler giremez ama köpekler girebilir” diye. Çok kültürlü bir davranış olmuş, adını aldıkları Osman Gazi, mezarında bir iki kere dönmüştür herhalde. Sinirinden.

Akıllarınca Filistin trajedisini protesto ediyorlar. İsrail devletinin yaptığını bütün Yahudilere mal ediyorlar. Hazır ayağa kalkmışken Ermeni’yi de protesto ediyorlar, özür kampanyasına imza verenleri de protesto ediyorlar, kucağa zavallı bir sokak köpeğini alıp poz vererek kim bilir belki aynı zamanda başı boş köpeklerle ilgilenmediği için belediyeyi de pirotesto ediyorlardır. Hepsi “hazır ayağa kalkmışken” mantığı... (Gözlerimiz doğal gazımızı kesen Ukrayna’yı da aradı)

Bir okurum da geçen gün telefon etti ve “Hitler heykeli dikmek istiyorum. Yaşasa gidip boynuna sarılasım var” dedi.

Kulaklarıma inanamadım. “6 milyon insandan söz ediyoruz” dedim, “farkında mısınız?” “Evet farkındayım, keşke daha da fazla olsaydı” dedi.

Nasıl bir insanla karşı karşıyayım merak ettiğim için konuşmayı uzattım. Deli olmalıydı ama gayet de aklı başında bir kadındı. Feverana gelmiş, böyle diyor. Üstelik bir sürü Yahudi komşusu da varmış zamanında. Çok da severmiş onları ama.. Olsun.. Hitler bütün Yahudileri öldürseymiş de bugünler olmasaymış.

Böyle yağmurdan sonra patlayan mantarlar gibi patlıyor bu tuhaf ırkçılık.

Bugün Radikal’de Ayça Şen de aynı mevzudan söz etmiş. Radyo programında Vakit’in Yahudi düşmanlığı saçmalığından söz ederken biri telefon edip “Yahudi propagandası mı yapıyorsunuz?” demiş. Üstünü başını yırtası gelmiş Ayça’nın. Haklı olarak. Hayır insanlık propagandası yapıyoruz deseymiş keşke! Zira anladığım kadarıyla en çok propagandası yapılması gereken şey bu, bu günlerde.

Bütün bu çocukça ırkçılıktan nereye varabilir deyip ürkmeli miyim yoksa “bir zamanlar Abdullah Öcalan’ı teslim etmedikleri için İtalya’yı protesto etmek maksadıyla meydanlardan İtalyan marka arabasını yakan insanlar DA oldu bu ülkede, sonra unutuldu gittii” deyip geçmeli miyim bilmiyorum.

Zira farkında değiller belli ki ama bu ülkede yaşayan on binlerce Yahudi var. Aynı şekilde on binlerce de Ermeni var. Hepsi Türk vatandaşı.

Hadi o kadar eminsin 1000 yıllık şanlı ecdadının yüz kızartacak hiçbir kötü miras bırakmadığına (öyle diyor Osman Gazi “Kütür” merkezleri federasyon başkanı) ya şimdi yaptığın nedir?

Sen bıraktın işte bir kötü miras! Bu kadar insanın kalbini kırdın. Hadi belli ki umurunda değil şu dakika kıllarına bir zarar gelse sorumlusu da sen olacaksın. 6-7 Eylül olayları da (ki eminim bundan da bihabersin) tam da böyle çıkmıştı.

Anladığımız bu mudur? Orada Yahudi, Müslümanı öldürüyor, o zaman biz de buradaki Yahudi’yi aşağılayayım, kalplerini kıralım, kimi soysuzları üstlerine salalım... Öyle mi? Bu mudur?

Yazıklar olsun.


***

Markar Esayan’ın dünkü Taraf’taki yazısının son bölümüyle bitirmek istiyorum. Tam da böyle düşünüyorum zira:

“Bu uygarlığın bana vermiş olduğu öç alma hakkını reddediyorum. Haklı olsam bile hakkımın göz göre göre yenmesini, öldürmek yerine ise ölmeyi tercih ediyorum. Bu uğursuz zincirin kırılması adına, çocuğumu öldürenin çocuğunun yaşamasını istiyorum. Ekmeğimi çalanın karnı hep doysun istiyorum. İnsan uygarlığına ve kendime karşı duyduğum tiksinti ile baş edebileceğim tek yol bu. İçimdeki katil ve zorbayla yüzleşmek ve bağış dilemek.

Öldürdüğümüz tüm çocuklardan...”


Mutlu Tönbekici


Cevapla

“Köşe Yazıları” sayfasına dön