Shahram Alidi Cannes’da Altın Kamera’nın Favorisi

Cevapla
Kullanıcı avatarı
Siyabend
Belawela Muhtarı
Belawela Muhtarı
Mesajlar:19658
Kayıt:15 Eki 2006 12:05
Ruh Hali:Mutlu
Cinsiyet:Erkek
Burç:Kova
Takım:Galatasaray
Shahram Alidi Cannes’da Altın Kamera’nın Favorisi

Mesaj gönderen Siyabend » 19 May 2009 19:39

Cannes’da Altın Kamera için yarışan Kürt Yönetmen Shahram Alidi, “Sirta la gal ba” (Rüzgarla Fısıltı) adlı filmi yoğun ilgi ile karşılandı.

62’inci Cannes Uluslararası Film Festivali’nde Altın Kamera için yarışan Kürt Yönetmen Shahram Alidi’nin “Sirta la gal ba” isimli filmi bugün saat 11 :00’de “Eleştirmenler Haftası” kapsamında ilk gösterimini yaptı. Shahram Alidi’nin filminin sunumunu yapan Festival Sözcüsü kendilerine sadece “Eleştirmenler Haftası” bölümü için binlerce film geldiğini ve bu filmler içerisinden filmleri seçmenin çok zor olduğunu dile getirdi.

Sözcü üst üste yığılmış yüzlerce DVD arasından tesadüfen en altta bulunan “Sirta la gal ba”yı alıp baktığını ve filmden müthiş etkilendiğini dile getirdi.

Güçlü imajları ile seyirciyi büyüleyen “Sirta la gal ba”nın gösteriminin ardından gazetecilerin ve izleyicilerin sorularını yanıtlayan genç yönetmen filminin Cannes Film Festivali’nin önemli özgün ve sanatsal bölümü olan “Eleştirmenler Haftası” kapsamında Altın Kamera için seçilmiş olmasının kendisini son derece mutlu ettiğini belirtti.

Özellikle filmdeki güçlü ve etkileyici imajlarının seçimi ve çekimleri konusunda yönetmenin fikirlerini soran izleyici ve gazeteciler aynı zamanda hikâyenin anlatımı ve müzikler konusunda meraklarını gidermeye çalıştılar.

Filmi Güney Kürdistan’da çektiklerini belirten Yönetmen, çekim yaptıkları Kürt köylerinde elektriğin olmamasından dolayı çekimlerini dışarıda yapmak zorunda kaldıklarını dile getirdi.

ETKİLEYİCİ GÖRÜNTÜLER VE METAFORLAR

ANF’nin sorularını da yanıtlayan Doğu Kürdistan doğumlu bir Kürt Yönetmen olan Shahram Alidi filmi çekmek için beş yıldır uğraştıklarını ve sonunda bu mücadele sürecinde istediğini yapmak için nasıl sabırlı olması gerektiğini öğrendiklerini bildirdi.

Teybi ve kaseti ile köy köy dağ bayır dolaşarak kaydettiği insanların mesajlarını birbirlerine ileten Mam Baldar’ın, bu seyahatleri etrafında Güney Kürdistan’da Saddam rejiminin uyguladığı baskı ve katliamları anlatan “Sirta la gal ba” güçlü ve etkileyici görüntülerinin yanı sıra kurduğu metaforlar ile de dikkat çekiyor.

Mam Baldar, bir gün dağlarda direnen bir peşmerge komutanının kendisinden doğacak olan çocuğunun dünyaya gelirken ilk çığlığını kaydedip getirmesini istemesi üzerine bu köye doğru yolculuğa başlar. Mam Baldar köye ulaştığında komutanın eşinin de dahil olduğu köyün bütün yaşayanlarının gözetim altındaki bir vadiye göç ettirildiğini görür. Yolculuk boyunca Kürtlerin yaşadığı trajedi ve dramların yanı sıra Kürtlerin düğünleri, yasları ve yaşamlarından kesitlere tanık oluyoruz.

SES VE YAŞAM

Bu arada Kürt direnişçilerin radyosunu dinlemek için radyolarının frekanslarını tamir ettiren Kürtlerin hepsi Saddam askerleri tarafından toplatılıyor. Bütün radyoları bir ağaca astıran komutan radyoları tamir eden tamirciyi de ağaca bağlayarak açık bıraktığı radyo seslerinin altında işkence ile canlı canlı ölüme terk ediyor.

Güney Kürdistan’daki Kürtlere uygulanan katliamlar ve soykırımı etkileyici bir şekilde beyaz perdeye aktaran “Sirta la gal ba”, bir yandan bu halkın acı ve yaslarını gösterirken aynı zamanda Kürtlerin bin yıllara dayanan zengin kültürlerini de dile getiriyor.

Kürtlerin Moğollardan, İskender’in ordularına, Türk ve Arap devletlerinin baskılarına karşı nasıl direndikleri konusunda da önemli ipuçları veren bu filmde, Kürdistan dağlarının etkileyici esrarlı yapısı ile bütünleşmiş bir halkı görüyoruz. Filmin sonunda peşmerge komutanının doğan çocuğunun çığlığı kayda geçip radyodan Kürdistan dağlarına yayılıyor.

Sesin canlıların birbirleri ile iletişmek için kullanılan en önemli öğe olduğunu belirten Yönetmen de sesler konusunda çok titiz olduğunu belirtiyor. Filmdeki etkileyici çocuk çığlığını özellikle arayarak bulduklarını belirten Alidi, bunun hem Kürdistan’ın acılarını hem de umudunu yansıttığını sözlerine ekliyor.

Doğu Kürdistan’ın Sanandaj şehrinde doğan yönetmen iran’da tiyatro okuduktan sonra resimle ilgilenmeye başlıyor. Tahran Güzel Sanatlar Fakültesinde resim okuyan Alidi 1998’de buradan mezun oluyor. Shahram Alidi ardından Tahran’da sinema öğrenimi görerek sinemaya geçiyor. Alidi’nin 2003 yılında çektiği kısa metrajlı filmi bir çok uluslararıs festivalde önemli başarılar elde etti. “Sirta la gal ba” genç yönetmen Alidi’nin ilk uzun metrajlı filmi ve Cannes’da Altın Kamera ödülü için yarışıyor.



ANF NEWS AGENCY


Cevapla

“Sinema-Tv-Dizi” sayfasına dön